savunma mekanizması nedir?
Herkes tarafından çoğunlukla bilinçsiz
olarak kullanılan savunma mekanizmaları; bireylerdeki kaygıyı azaltır, bireyi
çatışmalardan uzak tutar, bireyin özgüveninin sarsılmasını bir süre önler yani
bireyin kişiliğini koruması için çalışır. Fakat savunma mekanizmaları
problemleri tamamen çözmez ve etkisi uzun sürmez. Aynı zamanda, bireylerin
savunma mekanizmalarını sıklıkla kullanması bazı psikolojik problemlere yol
açabilmektedir.
Bazı Savunma mekanizmaları:
1. İnkar:
En temel savunma mekanizmalarından bir
tanesidir. Bir bireyin, kabul edemediği bir durumla karşılaşması sonucu bu
durumu benlik bütünlüğünü bozmayacak şekilde reddedip çarpıtmasına inkâr denir.
Bu mekanizmanın aşırı aktifliği psikolojik sorunlara yol açsa da, kişi
travmatik durumlarda bu mekanizmanın yardımıyla ruh sağlığını
koruyabilmektedir. Örneğin, eşini kaybeden bir kişinin, onun kıyafetlerini hep
saklaması ve bir gün eşinin geleceğine inanması inkar savunma mekanizması ile
olur. Bu durumda kişi, baş edemediği gerçeği bir süre görmezden gelerek hiçbir
şey olmamış gibi davranır ve bu sürecin sonunda kişi gerçeği kabullenir. Bu
süre zarfında gerçeği kabul etmeyip hala inkar eden bireyler ise psikolojik
yardımla bu süreci atlatabilirler.
2.Yüceltme (Sublimation)
Yüceltme savunma mekanizması,
kişinin ilkel dürtülerinden gelen enerjiyi, toplum tarafından kabul
edilen bir yolla dışa vurmasıdır. Tamamen olumlu bir savunma mekanizmasıdır.
Örneğin, saldırgan tavırları olan bir kişi toplum tarafından kabul edilmez fakat
bu kişi saldırganlık dürtüsünü boks gibi bir spor dalına yönelttiğinde, bu
dürtüsünü olumlu ve toplum tarafından kabul edilebilir bir şekilde dışa vurmuş
olur. Çocukluğunda kesici aletlerle oynamayı seven bir kişinin, ileriki
zamanlarda cerrah olması da yüceltme savunma mekanizmasına örnek verilebilir;
kesip biçme, katil olma gibi toplum tarafından kabul görülmeyen dürtüler,
kişiyi toplum tarafından kabul görülen cerrahlığa yöneltmiş olabilir.
3.Bastırma-Baskılama
(Repression)
Bireyin, kabul edemediği bir duruma dair
düşünce ve duygularının bilinç dışına atılmasına bastırma denir. Bu süreçte
birey, kendini rahatsız eden bu düşünceleri unutur (bastırır). Bastırılan duygu
ve düşüncelerin hatırlanması çok zordur.
Süper ego tarafından suçluluk
hissettirilen düşünceler kişi tarafından bastırılır. Örneğin, Oedipus
kompleksinde olan bir erkek çocuğu, babasına duyduğu nefret ve öfkeyi bastırır. Bastırılan duygu ve düşünceler kişiye
yahut kişiler arası ilişkilere zarar verebilir. Örneğin, aralarındaki
anlaşmazlığı bastırıp görmezden gelen bir çiftin ilişkisi, bu sorun aşılmadığı
sürece kötüye gidebilir. Bastırma mekanizması çok fazla aktif
olduğunda, kişide davranış bozuklukları vb. gibi bazı etkilere yol
açabilmektedir.
4.Yer Değiştirme
(Displacement)
Birey, temel bir dürtüsünü bastırır ve
daha sonra bu dürtüyü, dürtünün ortaya çıkmasına neden olan nesne veya kişiden
bağımsız bir kişi veya nesneye yöneltir. Annesinden azar işiten çocuğun,
öfkelendiği o an annesine karşılık vermeyip bu öfkesini odasında oyuncaklarına
vurarak çıkarması yer değiştirme mekanizmasına örnek olarak verilebilir. Yahut,
iş yerinde patronuna sinirlenen bir kişinin işten atılma korkusuyla patronuna
öfkesini belli edememesi ve eve geldiği zaman çocuklarına bağırması da yer
değiştirme mekanizmasına örnektir.
5.Yansıtma
(Projection)
Bireyin rahatsız olduğu düşüncelerini ve
duygularını başkasına aitmiş gibi göstermesine yansıtma denir. Yansıtma bir
akla uydurma biçimidir. Örneğin, birisinden nefret eden bir kişinin süper
egosu, bu nefret duygusunun kabul edilemez olduğunu söyler ve kişi
duygularını bastırıp bu durumu, kendi duygularını karşı tarafın duygusuymuş
gibi (‘o benden nefret ediyor’ şeklinde) düşünerek çözmeye çalışır. Diğer
yandan kişiler, kendi yetersizliklerinin sorumluluklarını başkalarına yüklerken
de yansıtma savunma mekanizmasını kullanırlar. Örneğin, sınavdan düşük not alan
bir öğrencinin, ‘hoca az not vermiş’ diyerek suçu öğretmene atması.
6.Ödünleme
(Compensation)
Bireylerin, başarılı oldukları alanlara
yönelip başarısız olduğu alanları kapatmaya çalışmasına ödünleme denir.
Akademik yaşamında başarısız olan bir çocuğun, spor yahut sanat alanlarına
kendini vererek çok başarılı olması ödünleme mekanizmasına örnektir. Kişinin
özel hayatında başarısız olup iş hayatına çokça zaman ayırması da diğer bir
örnek olarak verilebilir.
7.Gerileme
(Regression)
Bireyin kendini olumsuz duygular içinde
bulduğu zaman, kendini güvende hissettiği bir döneminde yaptığı davranışları
yapmasına gerileme denir. Kardeşi yeni doğmuş bir çocuğun emeklemeye başlaması,
altını ıslatması yahut parmak emmesi gibi durumlar gerilemeye örnektir.
Gerileme sadece çocuklarda görülen bir savunma mekanizması değildir. Örneğin,
yetişkin bir bireyin istediği olmadığında somurtup ağlayarak istediğini elde
etmesi de gerileme savunma mekanizmasıdır.
8.Karşıt Tepki
Geliştirme
Bireyin kendisinde olan duygu ve
düşüncesini, toplumun yahut karşı tarafın bu duygu ve düşünceleri kabul
etmeyeceğini düşünerek, tam karşıt şekilde ortaya çıkarmasıdır. Örneğin,
misafir çocuğunun yaptığı yaramazlıklara çok sinirlenen ev sahibinin ‘çocuk
dediğin yaramaz olur zaten’ şeklinde bir tepki vermesi karşıt tepki
geliştirmedir ve bu durumda ev sahibi kendi duygu ve düşüncelerini ortaya
çıkarmayıp tam tersini söylemiştir.
9.Bedenselleştirme
Bireylerin, sıkıntılarını ruhsal bir
biçimde değil, bedenleri üzerinde ifade ederek göstermelerine bedenselleştirme
denir. Bu savunma mekanizmasında organizma, psikolojik sıkıntıyı
bedenselleştirerek bu sıkıntıdan kurtulmaya çalışır. Örneğin, sevmediği bir
derse giren bir öğrencinin başının ağrıdığını söylemesi bedenselleştirme
savunma mekanizmasıdır.
10.Mantığa Bürüme/Akla
Uydurma/Bahane Bulma
Kabul edilemeyecek davranışların
bahaneler yoluyla haklı gösterilmeye çalışılmasıdır. Kahve içmeye
çağırılmayan komşunun, ‘ben zaten gelmeyecektim’ demesi mantığa bürümeye
örnektir. Yansıtma savunma mekanizmasıyla arasındaki fark, yansıtmada kişinin
suçu kendi davranışlarından sorumlu başka birisine atarken, mantığa bürümede
suç daha çok çevresel faktörlere yöneltilir.
EmoticonEmoticon